TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 71 yangının 57'sinin kontrol altında olduğunu bildirdi. Pakdemirli, THK'nın uçaklarıyla ilgili ise "THK ile bir problemimiz yok, olamaz da. Bu uçaklar maalesef THK'nın elinde uçakla ilgili problem var. Uçabilecek kapasitede değil, uçsa bile performans verebilecek bir kapasitede değil" dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Ulualan Yangın Yönetim Merkezi'nde açıklamalarda bulundu.

Bakan Pakdemirli, 71 yangının 57'sinin kontrol altına alındığını bildirdi. Çok uzun zamandır aynı anda görülmeyen büyük yangınlara aynı zamana rastlandığını dile getiren Pakdemirli, “Bir miktar daha çalışmalarımız uzuyor. Şu anda aktif olan tüm yangınlarımızda iyiye doğru bir gidiş var. Kontrol altında demediğimiz sürece yangınlarla ilgili açıklama yapmaya devam ediyoruz. Bugün sabah itibariyle birkaç yangını kontrol altın almayı umut ediyorduk ama iyiye gitme var. Aktif yangınlardan Adana'da iyiye doğru gidiş var. Osmaniye öyle, Manavgat'ta Hocalar Mahallesi'nde tüten odaklarımız var, birde Gündoğmuş'ta sarp ve kayalık alanda bir yangın var. Etrafları çevrili olmadığı için kontrol altında diyemiyoruz. Mersin Aydıncık'ta iyiye doğru gidiş var, Silifke daha iyi durumda. Kayseri ve Muğla'da da iyiye doğru gidiş var” diye konuştu.
Muğla Marmaris yangını hakkında açıklamalarına devam eden Bakan Pakdemirli, “Ufak hasarlar var. Ancak yerleşim yerlerine bir tehdit yok. Denize doğru ilerleyen fakat yerleşim yerine olmayan bir yangın var. Tüm bu yangınlara 3 uçak, 9 insansız hava aracı, bir insansız helikopter, bir yangın söndürme tankı, 38 helikopter, 680 arasöz, 55 iş makinesi, tüm kamu kurumlarından 4 binin üzerinde personelle mücadelemize devam ediyoruz. 3 Antalya'da, 1 de Muğla'da can kaybımız var” dedi.

Pakdemirli, hava sıcaklığının yüksek, nemin düşük olduğuna dikkat çekerek, Salı gününe kadar bu durumun devam edeceğini belirtti. Ormanlık alanı kullanacak olan vatandaşları dikkatli olmaları noktasında uyaran Bakan Bekir Pakdemirli, nemin yükseleceği zamana kadar bugünlerin hassas olduğunu söyledi.
Temmuz ayında dünyadaki bazı ülkelerde görülen yangınlar hakkında da bilgi veren Pakdemirli, “Kanada'da 1 milyon 250 bin hektar alan yandı. Geçen yıl Türkiye'de yanan alanların hepsinin toplamı 20 bin hektardır. 3 bin üzerinde yangın vardır, 20 bin hektar. Rusya'da 1 milyon hektarın üzerinde alan yandı. Amerika'da temmuz ayında 94 bin hektar alan yandı. Avustralya'da 6 ay boyunca yanan alan, kaçamayan hayvanların vurulduğunu hatırlıyoruz. Bu işin herhangi bir gelişmişlikle alakası yok bu işin organizasyonla alakası var” dedi.
Yangınların hemen ardından çıkan ‘imara açılma' söylemlerini eleştiren Pakdemirli, “Anayasa'nın 169. maddesi orman alanları daraltılamaz, imara konu edilemez. Bunlarla ilgili istisnalar vardır. Turizmle ilgili tesis yapılacakla rahmetli Turgut Özal'dan beri şekli bellidir. Ormanların yakılmasına gerek yoktur. Bu konuyu istismar etmeyelim” diye konuştu.

Hasarlarla da ilgili değerlendirme yapan Bakan Pakdemirli, ”Telef olan hayvanlarımız var imhasının yapılması gerekiyor. Bin 300 hayvanımız sigortalı, bin 600 hayvan sigortalı, zarar gören vatandaşlarımızın borçlarını hem erteleme hem de kredi ertelemesini sağlıyor olacağız. Sadece ağaçları değil yaban hayatlarında kayıplarımız var. 22 sera 650 dekar, 15 sebze serası 120 dekar, 320 büyükbaş, 3 bin küçükbaş, 15 bin dekar zeytin ve defne ağaç kaybı, 360 arı kovanı kaybımız var. Çalışmalarımız devam ediyor. Kayıplarla ilgili gönülleri rahat olsun. Bakanlığımız önemli bir destek açıklayacak. 15 tır yem dağıtılması söz konusu olacak. 50 teknik personelle hasar tespit çalışmalarımız devam ediyor. Bugünler birlik ve beraberliği koruma günüdür. Biz burada örnek bir çalışma sergiliyoruz” dedi.

Yangınlar sebebiyle sosyal medyada çeşitli spekülasyonlar dolaştığına dikkat çeken Pakdemirli, “Tabiki şu an için yangınların sebebiyle ilgili başından beri söylediğim şeyin aynısını tekrar ediyorum, adli merciler ve kolluk kuvvetleri bu konuyla ilgili araştırmalarını sürdürüyor. Bu konuyla alakalı önemli bulgulara rastlandığı anda bakanlığımız veya ilgili bakanlıklar tarafından gerekli açıklamalar yapılır” diye konuştu.

Yanan alanlar

Yanan alanların ne olacağına dair açıklama yapan Bakan Pakdemirli, “Hemen ilk yağmurlarla beraber ağaçlandırma yapılacak, bu da ekim ayı sonu, kasım ayı başlarına denk gelir. Bizim geleceğe nefes kampanyası cumhuriyet tarihinin en büyük ağaçlandırma kampanyasıdır. Bu kampanyanın devamı kapsamında da orman teşkilatımıza vatandaşlarımızdan da ağaç ve fidan bağışı talebi geliyor. Bu talepleri de orada karşılamamız mümkün olabilir” dedi.

Bilgi kirliliği uyarısı

Vatandaşları bilgi kirliliğine karşı uyaran ve resmi açıklamalara itibar etmelerini isteyen Pakdemirli, “Bilgi kirliliğine yol açan konularda sosyal medya ve diğer kanallardan gelen bilgileri teyit etmeden bu konulara ilgili yorumda bulunmamaları ve paylaşmamalarını özellikle rica ediyorum. Sebebi bu elim olay üzerinden istismar oluşturmak isteyenler maalesef oluyor. Özellikle şehitlerimiz için tüm milletimize başsağlığı diliyorum. Çalışmalarımız devam ediyor, gün boyu yine buradayız. Tüm yangınlarımızı burada yangın kontrol merkezimizden izliyoruz, kontrol etmeye devam ediyoruz. Gün boyu yangınlarla ilgili gelişmeler oldukça sizlerle kısa kısa paylaşabiliriz, akabinde de inşallah kontrol altına aldığımızda karşınıza geçeriz” dedi.

"42 mahalle etkilendi"

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bir taraftan yangın söndürme, diğer taraftan vatandaşlara yardım götürme çalışmalarının yürütüldüğünü açıkladı. Koordinasyon toplantılarıyla Manavgat, Antalya ve Türkiye'de yangından zarar gören vatandaşlar için neler yapılabileceğinin değerlendirildiğini anlatan Çavuşoğlu, Manavgat'a ilişkin şu bilgileri verdi:

”Yangında 42 mahalle etkilendiği tespit ettik. 27 mahalle tahliye edildi, 15 mahalle de kısmen etkilendi. Valiliğimiz bünyesinde tüm bu mahallelerimizdeki vatandaşlarımıza tüm ihtiyaçlarını ulaştırmak için bir koordinasyon merkezi oluşturduk. Her üç mahalleye de ayrı bir birim oluşturduk ki vatandaşlarımızın acil ihtiyaçları hemen karşılansın."

"Ödemeler yarın başlıyor"

Yangın söndürme çalışmaları kadar sonrasında atılacak adımların da önemli olduğu ve sahadaki tespitlerin sürdüğünü kaydeden Çavuşoğlu, “Hasar tespitinden sonra vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçlarını karşılayacağız, yaralarını saracağız. Antalya'da 3, Muğla'da 1 vatandaşımız vefat etti, onlara Allah'tan rahmet diliyoruz, giden canlar geri gelmez, ağaçların yerine ağaçları dikeriz, vatandaşlarımızın da tüm ihtiyaçlarını temin edeceğiz. Bu çalışmaları da başlattık, hasar tespiti yapılanlara da kısmi ödemeleri cumartesi günü yarından itibaren başlatıyoruz. Ziraat Bankası da bu amaçla açılmış olacak ve vatandaşlarımıza ilk ödemeleri yapmış olacağız” diye konuştu.

Bu amaçla kurumlardan da hemen ilk yardımların gelmeye başladığını açıklayan Çavuşoğlu, Tarım ve Orman Bakanlığının 8.5 milyon TL, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 5 milyon TL, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 5 milyon TL, AFAD'ın 5 milyon TL olmak üzere ilk etapta acil ihtiyaçlar için toplam 23.5 milyon TL aktarıldığını dile getirdi.
Yangında sadece tarım alanları ve evlerin etkilemediği, altyapının da etkilendiğini söyleyen Çavuşoğlu, şu an yaklaşık 18 bin civarındaki aboneye elektrik verilemediği, bu rakamın çok fazla iken elektrik kurumuyla koordineli yekimde elektrik verilemeyen mahallelere hızla elektik verilmesi çalışmalarının sürdüğünü de sözlerine ekledi.

"Ayni ihtiyaç yok"

Antalya ve Türkiye'nin her tarafından fidan, ayni ve nakdi yardım göndermek isteyenlerden telefonlar aldıklarını da dile getiren Çavuşoğlu, “Şu anda AFAD bünyesinde oluşturduğumuz merkezde değişik kurumlar ve Antalyalı hemşehrilerimizin verdikleri destekler sayesinde iaşe olarak ayni ihtiyacımız yok. Nakdi yardım yapmak isteyenler oldu, bu amaçla valiliğimiz bir hesap açıyor ve duyurulacak. TOBB başkanımızda aradı 5 milyon TL bu hesaba para göndermek istediklerini söylediler. Duyarlı vatandaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz, tabi ki milletimiz cömerttir, elinden gelen desteği her zaman yapar. Antalyalı, Manavgatlı hemşehrilerime de çok teşekkür ediyorum, onlarda yangından etkilenen vatandaşlarımıza sahip çıkma ve ilgili yardımları ulaştırma konusunda çok duyarlılar. Ama şu anda ayni yardıma ihtiyaç kalmadı. Ama nakdi yardım yapmak isteyenler valiliğimizle temasa geçebilirler” dedi.

Yangınlar nedeniyle çok büyük bir travma olduğuna dikkat çeken Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ise “Mahallelerimize, köylerimize gittiğimizde vatandaşlarımız yangından ciddi anlamda etkilendi. Bizde devletin tüm kurumlarıyla bakanlarımız, milletvekillerimizle, belediyelerimizle Cumhurbaşkanımızın talimatı çerçevesinde vatandaşlarımızın yarasını sarmak üzere tüm kurumlarımız bir seferberlik ruhu anlayışla mahalle mahalle yangın alanlarını geziyoruz. Bir taraftan yangın söndürme işlemeleri devam ederken diğer taraftan da vatandaşlarımızın hasar, zarar, ziyanların tespitlerini yapıyoruz. İnşallah yangın söndürme işleminin bitmesine müteakip çok hızlı bir şekilde alanlara gireceğiz ve hasar tespit çalışmalarını süratli bir şekilde yürüteceğiz. Manavgat'ta ilk hasar tespit çalışmalarına göre, doğu ve batı kısmında hasarlar gerçekleşti. Doğuda Çeltikçi, Karacalar ve Demirciler'de 300 yapı tespit ettik. Tamamı değil, kısmen etkilenme söz konusu. Batı kısmında Kalemler, Yeniköy, Sarılar ve Hatipler, Gültepe, Çakaldere mevkilerinde yaklaşık 2 bin yapı, toplamda 2 bin 300 yapının yangında etkilendiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede hasar tespit çalışmaları yürütülüyor ve şu ana kadar 252 bina incelendi. Ağır hasarlı, yıkık ve acilen yıkılacak toplamda 126 bağımsız bölüm tespit ettik ve tespitlerimiz hızlı bir şekilde devam edecek” dedi.

"Bir ay sonra konut inşası başlayacak"

Manavgat yöresel mimarisine uygun şekilde konutların inşasına en geç bir ay içinde başlatacaklarını belirten Kurum, “Bir yıl içerisinde de etaplar halinde teslim edeceğiz. TOKİ başkanlığımız süreci başlattı ve fiilen çalışmaları sahada yürütüyoruz. Bu süreçte vatandaşlarımızın tüm barınma, yeme ihtilaçlarını karşılıyoruz ki bu sürece ilişkin taşınma, eşya yardımlarını veriyor olacağız. Yangında iki kamu binamız etkilendi. Biri Kalemler'de bir camimiz kısmi, Evrenseki'de bir okulumuz ağır hasarlı tespit edildi. Yine orman müdürlüğümüzün bir binası da hasarlı. Okullarımızın açılmasına müteakipte gerekli her türlü tedbiri Valiliğimiz koordinasyonunda alacağız ve öğrencilerimizi hiçbir şekilde mağdur etmeyeceğiz” dedi.

Mersin Aydıncık, Gülnar ve Silifke üç farklı noktada çıkan yangında 465 yapının etkilendiğinin tespit edildiğini de belirten Bakan Kurum, şunları söyledi:

“Hasar tespitlerimiz devam ediyor. Aydıncık'ta 4 yapı ağır hasarlı durumda. Marmaris'te kısmen bir otelimizin peyzajında etkilenme var, yapısal bir hasar yok. Osmaniye de başlayan yangın nedeniyle de 4 köyümüzü boşalttık ve merkeze bağlı Kırmacılar mevkiinde 30 yapı hasarlı. Aydın Kotan ve Aladağ'da da 6 köyde 1605 hanemizi tedbir amaçlı boşalttık ve hasar tespitlerini başlattık ve inşallah onların yaralarını sarmak için elbirliğiyle çalışıyoruz."

THK uçakları açıklaması

Türk Hava Kurumunun uçaklarının yangınlarda kullanılmadığı yönündeki eleştiriye Bakan Pakdemirli şu cevabı verdi:

“Burada devletim tüm kurumları, bakanları burada. Maalesef buna söyleyecek hiçbir şey bulamayanlar, bu konuyu istismar etmeye çalışıp, tecahül arif yapıp, acaba uçaklar üzerinden biz bir şey söyleyebilir miyiz. Öncelikle şunu söylemek istiyorum orman teşkilatı, dünyanın hem insan kaynağı hem teknoloji hem de gerekli donanım açısından dünyanın en donanımlı teşkilatlarından biridir. Eksik müdahale var mıdır, asla yoktur. Orman 1986 yılında toplanmış, biz uçakçı mı, helikoptercimi olmamız gerekiyor lazım. Coğrafyaya göre uçak değil de helikopterin daha faydalı olacağı belirlenmiş. Ama zaman içinde THK uçakları da filoya katılmış. Bu ister istemez insanlarda bir alışkanlık haline gelmiş. THK ile bir problemiz yok, olamaz da. Bu uçaklar maalesef THK'nın elinde uçakla ilgili problem var. Uçabilecek kapasitede değil, uçsa bile performans verebilecek bir kapasitede değil. Maalesef biz burada diyoruz ki insansız hava uçak, insansı helikopter son teknoloji jet amfibik uçak diyoruz hala antikacı dükkanı gibi 1960'dan kalan uçakları kullanım diye açıklama yapılıyor. Bu bizleri üzmekten başka bir şey değil. Bizim işimiz matematik, teşkilat bunu istemediği için 2-3 senedir bıraktık. 2 sendir yerine çok daha fazla su atan uçakları kullanmaya başladık. Ben isterim ki bu işlerden anlayan insan şunu demeli; 'Ya sizin 27 helikopteriniz vardı, şimdi oldu 39, siz bu 3 uçağı devreden aldınız ama uçaklardan daha fazla su atan helikopterleriniz var noktaya atış yapabiliyorsunuz, bravo.' THK'nın elindeki uçak saatte 12 ton su atıyor, şimdiki uçak 84 ton su atıyor, 7 misli, helikopterlimiz 36 ton atıyor, bizim önemli olan havada neyi uçurduğumuz değil yere ne kadar su attığımız önemli. Şu anda kullandığımız Rus uçakları ve helikopterler olsun bunların ötesinde kapasiteye sahip dışında bir şey yok. Şimdiki 200 uçakların tedarikçisi de THK'dır. THK ile bir problemimiz yoktur. Uzay aracı kullanmak gerekirse onu kullanırız. Bizimde zaman zaman hatalarımız olabilir, teşkilatımız yoruluyor. Eksik yapabilir, iyi niyetle çok ciddi bu yangınların sönmesi için teşkilatımız çalışıyor.”

"Güçler bölündü"

Bakan Pakdemirli, ülke genelinde tüm güvenlik güçlerinin ormanlık alanlarda alarm halinde olduğuna dikkat çekerek, “Uzun zamana yayılması gereken yangınlar bir anda çıkınca güçlerimiz farklı noktalara ayrılmak zorunda kaldı” diye konuştu.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bölgede ulaştırma ve haberleşme açısından bir sıkıntının olmadığını kaydetti. Mobil baz istasyonlarının her ihtimale karşı bölgede faaliyet halinde olduğunu ve kapasitelerini de arttırdıklarını ifade eden Karaismailoğlu, “Hep birlikte bu sıkıntıların üstesinden geleceğiz. En kısa zamanda bu yangınları bertaraf etmek için çalışan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu.