Hayvanat bahçesi yönetimi, Şubat 2024’te yaptığı duyuruda, babun sayısının kapasitenin üzerine çıktığını ve bazı hayvanların öldürülmesinin gündeme gelebileceğini belirtmişti. Bu açıklamanın ardından gelen tekliflere rağmen, babunların başka hayvanat bahçelerine gönderilmesi mümkün olmadı.
“Yıllar Süren Değerlendirmelerin Sonucu”
Hayvanat bahçesi müdürü Dag Encke, düzenlediği basın toplantısında, kararın “yıllar süren değerlendirmeler” sonucu alındığını söyledi. Encke, kapasiteyi aşan nüfusun hayvan koruma yasalarıyla çelişen bir duruma yol açtığını ve sağlıklı bir grup yapısını sürdürebilmek için bu adımın zorunlu olduğunu savundu.
Müdür yardımcısı Jörg Beckmann, öldürülen hayvanların hamile olmayan ve bilimsel çalışmalara dahil edilmeyen bireyler arasından seçildiğini, babunların vurularak öldürüldüğünü açıkladı. Öldürülen hayvanlardan örnekler alındığı, bedenlerinin ise hayvanat bahçesindeki yırtıcılara yem olarak verileceği belirtildi.
Hayvan Hakları Gruplarından Protesto ve Suç Duyurusu
Karara karşı çıkan hayvan hakları grupları, hayvanat bahçesi önünde protestolar düzenledi. Salı sabahı “operasyonel nedenlerle” kapalı olduğu açıklanan hayvanat bahçesinde, öğle saatlerinde yedi aktivist duvarı aşarak içeri girdi. Polis, bir kadının ellerini yere yapıştırdığını, grubun girişten birkaç metre sonra gözaltına alındığını bildirdi.
Pro Wildlife adlı hayvan hakları kuruluşunun sözcüsü Laura Zodrow, yaptığı açıklamada, “Bu öldürme önlenebilirdi ve bizim bakış açımıza göre yasa dışıdır,” ifadelerini kullandı. Grup, hayvanat bahçesi yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Alternatifler Tükenmişti
Hayvanat bahçesi, Gineli babun grubunun 43 bireye ulaştığını, oysa 2009 yılında inşa edilen ve 25 yetişkin ile yavrular için planlanan barınağın bu sayıyı karşılayamadığını açıkladı. Bu durumun, grup içinde artan çatışmalara yol açtığı bildirildi.
Geçmişte bazı babunların Paris, Çin ve İspanya’daki hayvanat bahçelerine gönderildiği, ancak bu tesislerin de zamanla kendi kapasitelerini doldurduğu belirtildi. Uygulanan doğum kontrol yöntemlerinden ise istenilen verim alınamayınca bu yol da terk edildi.
Hayvanat Bahçelerinde Ötanazi Tartışmaları
Avrupa’daki hayvanat bahçelerinde çeşitli nedenlerle hayvanların öldürülmesi olağan bir uygulama olarak görülse de, bazı vakalar kamuoyunda geniş yankı uyandırıyor. 2014 yılında Kopenhag Hayvanat Bahçesi’nde sağlıklı bir zürafanın öldürülüp, cesedinin çocukların gözü önünde parçalanarak aslanlara yem edilmesi büyük tepki çekmişti.
Nürnberg’de yaşanan son gelişmeler, hayvanat bahçelerinin hayvan nüfusunu kontrol etme yöntemleri ve etik sorumlulukları konusunda yeniden tartışma başlattı.