manset

Wilhelmsburg Ayasofya Camii kimlik ve değerlere sahip çıkarak, örnek bir mekan olma hedefinde ilerliyor

HAMBURG

Hamburg Manşet / Hamburg'da daha önce Vogelhüttendeich 74 adresinde hizmet veren, 2014 yılında Rotenhäuser Str. 104A adresinde satın alınan Ayasofya Camii hedeflerine adım adım yaklaşıyor. İç ve dış mimarisi Osmanlı ve Selçuklu mimarisi ile şekillenen Camii, geniş hizmet alanıyla Hamburg'da örnek bir mekan haline gelmeyi amaçlıyor. Bazı bölümlerde devam eden inşaata rağmen Camii bir çok alanda hizmet veriyor.

Ayasofya Camii başkanı Ramazan Karakaya, yapılan hizmetler ve binanın durumu hakkında bize açıklamalarda bulundu.

Vogelhüttendeich 74 adresindeki caminin küçük olmasından dolayı 2014 yılında daha büyük bir yerin alındığını söyleyen Karakaya, 2016 yılında da buraya girildiğini söyledi. Alındıktan sonra ilk dört yıl ekonomik ve müsade ile ilgili sebeplerden ötürü çok az faaliyet sürdürüldüğünü ifade eden Karakaya, yeni bir yönetimle çalışmalara başladıklarını belirtti. ''Riyakat sahibi, Almanya'da yetişmiş, genç ve uyumlu kadromuzla Almanya'daki kültürel ve eğitimle ilgili bilgilere sahip olduklarından başarıyı sağlıyoruz. Şu an inşaatımız devam ediyor'' diye konuşan Karakaya, konuşmasına şöyle devam etti: ''1 Milyon Euro gibi borcumuz var. Toplam maliyet ise 7 Milyon oldu. Kuzey Almanya İslam Toplumu'na (BİG) bağlıyız ve destek alıyoruz. Toplam 1200 kişinin namaz kılabileceği yer, 300 kişilik toplantı salonu, 250 metrekarelik Gençlik Merkezi, 17 sınıfımız var. Sınıflarda Almanca kursu, uyum ve Türkçe dersleri, ev ödevi yardımı veriliyor. Ayrıca aile danışmanlığı, psikolojik danışmanlık da veriyoruz. 60 kişilik eğitimcimizin yanı sıra, sosyolog ve psikologlarla destek sunuyoruz. 1000 kişi de eğitim alıyor. Günlük çocuk bakıcı hizmeti veriyoruz, gelecekte kreş yapma hedefindeyiz.''

'BU TOPLUMUN BİR PARÇASIYIZ'

Yaklaşık 2.200 metrekare büyüklüğündeki cami Hamburg'da en büyük ibadethane olurken, içerideki noksanlarla, dış cephe ve minare projesi ile inşaatın devam edeceğini söyleyen Karakaya, iç ve dış mimarının Osmanlı ve Selçuklu mimarisi ile şekillendiğini, İki mimarla çalıştıklarını, bu noksanları tamamlamak istediklerini belirtti.

Ana Teşkilat'ta üye sayısının 510 erkek, 200 kadın ve 350 Gençlik Teşkilatı şeklinde olduğunu hatırlatan Karakaya, Pandemi sebebiyle üyelik gelirleri hariç, yüzde 80 oranında bütün kaynakların kesildiğini vurguladı. Bu dönemde eğitimin de çevrimiçi internet üzerinden devam ettiğini, yüzde 90'a kadar talebelere ulaşıldığını söyleyen Başkan konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Daha çok eğitim üzerine çalışma yapıyoruz. Din, kimlik ve değerlerimizle Avrupa'da asimile olmadan, kurallara uyarak, uyuma katkı sağlamak amaçlı bir mekan oluşturmaya çalışıyoruz. Almanca'ya önem verdiğimiz kadar Türkçe'ye de önem veriyoruz. Bu toplumun bir parçasıyız, bu da kendi varlığımızı göstermekle olur.''

DİNLERİ ARAŞTIRDIKTAN SONRA MÜSLÜMAN OLDU

Ayasofya Camii hizmetlerinden yararlanan, Gana uyruklu Latif de kendisi hakkında şunları söyledi: ''Almanya'da dünyaya geldim. Daha önce koyu bir Hırıstiyan'dım, adım Listowell idi. Dinleri araştırdım ve kendi kararımı vererek 6 ay önce müslüman oldum, Latif ismini aldım. Yaptığım en iyi şey buydu. Müslüman olmamda Süleyman Dağ'ın etkisi oldu. 10 kişilik grubumuz içinden 4 ay içinde 4 genç daha müslüman oldu.''

Ayasofya Camii Genç Eğitimciler başkanı Süleyman Dağ, hayattan kopuk biri ile tanıştığını, bunun Gana uyruklu Latif olduğunu ifade etti. Kendisine bir şey öğretmek istediğini ona söylediğini, 10 kişilik bir grup halinde geldiklerini belirten Dağ, ''Aile ve çevre gibi problemleri olan bu gençlerle konuşulunca hayata sarılma istekleri arttı. Her biri çok zeki ve biz bu gençlere daha iyi bir gelecek sağlamak için her konuda yardımcı oluyoruz'' diye konuştu.

Haber/Foto: Naciye ASLAN

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.